İşte lorel’le hardy gibi, hafif toplu ben’le çıtı pıtı cadı’nın hikayesinin başı....
Ve işte bugün o tatlı cadımın doğum günü... iyi ki doğdun sevgili cadım benim... yoksa kime dert yanar oflar puflar ve meşhur Kadir İnanır espirimi yapardım?
Ya da dedikodunun dibine vurur saatlerce konuşur rahatlardımmmm....
Sen olmasan kimin canını sıkar durmadan helo kity manyaklığımı anlatır dururdum? Ya sana ne demeli, sponge bob hayranı olarak beni anlayan tek yakın jenerasyondan insansınnnnn.... Bende mi acayiplik var insanlar mı acayip derkennnn kendi dengimi ve çocukluğumun neşesini bulduğum canım arkadaşım benim....
Peki ya dünyalar kadar geniş kalbinden bahsetmek istesem? Barınaklara sokaklara terkedilmiş hayvanlara yuva bulmak için günlerce çırpınan, üzülen, kutu kadar evinde bile 3 tane kediye can veren, kendi gözü gibi bakan kaç kişi vardır merak ediyorum... Bana sevgiyi ve hayata bakmayı bu yönden öğrettiğin için teşekkür ederim.
Seni sevmek, arkadaşın olmak bana hayatta çok şey öğretti, hayata farklı bakmayı da... Öğretmeye de devam edecekkkkk....
Seni herşeyinle çok seven hayatcadın...İyi ki doğdun cadıcım...
1 yorum:
ağlamaya gittim gelicem
4 Ekim 2010 22:33Yorum Gönder